Fizik derslerine çok meraklıdır. 1896 yılı içerisinde Wilhelm Conrad Röntgen'in yayınladığı "Leber eine neue Art von Strahlen (Yeni Bir Işın Üzerine)" adlı makaleyi okur ve heyecanlanır. Hemen işe koyulup bu cihazı yapar. Cihazı yaptıktan sonra Prof. Dr. Akil Muhtar Özden'in el grafisi çekilir. Böylece Türkiye'deki ilk radyografik görüntü elde edilmiş olur.
Mezun olduktan sonra Mekteb-i Tıbbiye-i Askeriye-i Şahane'de fizik ilmi asistanlığına ardından jeoloji ve mineraloji ilimleri dersi hocalığına getirilir. Bu arada röntgen ışınlarını tanıtarak tıbbiyenin resmi ders programına girmesine ön ayak olur. Cerrahi kliniği içerisinde "Röntgen Şu'a'atı ile Muayene Şubesi" adı altında bir şubenin kurulmasına öncü olur. Çalışmalarına bu şubede hayatının sonuna kadar devam eder.
Esat Feyzi'nin en önemli çalışmalarından biri de "Röntgen Şu'atı ve Tatbikat-ı Tıbbiye ve Cerrahiyesi" adlı eseridir. Kitap 1898 yılında yazılmış 176 sayfalık el yazması bir kitaptır. Tek nüshadır.
1901 yılında mezun olduktan sadece 4 sene sonra yüzünde çıkan bir yılancığın menenjite (beyin zarı iltihaplanması) çevirmesi ile hayatını kaybeder. Bu kısacık ömrüne sığdırdığı çalışmaları ve başarıları takdire şayandır.
Röntgen Şu'a'atı ve Tatbikat-ı Tıbbiye ve Cerrahiyesi
Mekteb-i Tıbbiye-i Şahane Hikmet-i Tabi'yye Muallim Mu'avini ve Seririyyat-ı Hariciye Röntgen Şu'a'atı Mütehassısı Tabib Yüzbaşı Esad Feyzi'nin 1898 yılında röntgen tekniği üzerine yazdığı kitap olan; Röntgen Şu'a'atı ve Tatbikat-ı Tıbbiye ve Cerrahiyesi bu konu üzerinde yazılmış ilk eserdir. El yazmasıdır ve tek nüshadır.
Tabib Yüzbaşı Esad Feyzi bu eseri ile ilgili olarak; "Kurumsal olarak yayınlanan röntgen kitaplarının tümü, fizik kitaplarında yer alan güneş ışınlarının tayf bölünmesini ayrıntılı olarak yineledikten, fosforesans ve floresans olaylarını açıkladıktan sonra, röntgen ışınlarını anlattım." diyor.
Esad Feyzi bu kitabı hazırlarken elektrik fiziği ve X ışınları ile ilgili Fransızca kitap ve gazetelerden yararlanmıştır; fakat kitabın genelindeki bilgiler Esad Feyzi'nin kendi deney ve tecrübelerinin sonucudur. Kitapta Esad Feyzi'nin bir takım hataları da vardır. Kitabın yeni Türkçeye çevrilmesi sırasında da çevirmenin yaptığı dilbilgisi hataları bulunmaktadır.
Bu kitabın orijinal el yazması, İstanbul Ünviersitesi Tıp Fakültesi Tıp Tarihi ve Deontoloji Müzesinde bulunmaktadır.
Kitabı yeni türkçeye çeviren Prof. Dr. Metin Ünsal, radyoloji camiasında Osmanlı ve Çağdaş Türk Edebiyatına vakıf biridir. Bazen bir kelime üzerinde haftalarca düşünülerek tartışılarak Prof. Dr. Metin Ünsal'ın öncülüğünde büyük bir emekle hazırlanmıştır.
Editörün deyişiyle; " Bu kitap bir bakıma Osmanlı İmparatorluğu'nun son günlerinde, savaş günlerinde ve ağır yoksul koşullar altında bile yüreği vatan aşkı, bilim ve araştırma şevki ile yanan genç bir hekimin kısacık ömründe neler yapabileceğinin bir kanıtıdır."